edebi fikir




semerşah






     Ana Sayfa
     Abdurrahim Karakoç
     Abdülvahap Kocaman
     Ahmet Haşim
     Ali Yaşar
     Arif Nihat Asya
     Âşık Veysel
     Bahaettin Karakoç
     Barış Manço
     Cemal Safi
     Dadaloğlu
     Dilaver Selvi
     Eğlenceli Şiirler
     Efkan Doğan
     => Argıncık Lisesi Marşı
     => Taceddin Veli Marşı
     => İtikaf
     Hacı Gürhan
     İbrahim Hakkı
     İbrahim Sadri
     İbrahim Tenekeci
     Köroğlu
     Mehmet Akif
     Mehmet Güneş
     Muhsin Yazıcıoğlu
     Mustafa Özçelik
     Necip Fazıl
     Nedim
     Niyazi Yıldırım
     Nurullah Genç
     Safet Kuramaz
     Serdar Tuncer
     Seyranî
     Sezai Karakoç
     Seyid Nesimi
     Ümit Yaşar
     Yahya Kemal
     Yakup Ziya Genç
     Yavuz B. Bakiler
     Yemen Türküsü
     Yunus Emre
     Zap Suyu
     Ziyaretçi Defteri
     Bizimleydi




karabudak - Efkan Doğan


 

 

halis ebabil
 

ebabiller uçtu o gün
kaç taneydi o gün ebabil halis ebabil şiiri
241 ebabil tane taneydi o gün

 

uçtular birer birer
birer bayraktılar
bayraktı ebabiller

halisdemir en önde
en önde uçan güzel kuşlar gibi
kuşlar gibi halis bir demir gibi

yıldız olup göz kırptı
göz kırptı cennet bahçelerinden
cennet bahçelerinden bakar şimdi vatana

cennet koktu her yer o gece
o gece bayraklar ne güzeldi
ne güzeldi ebabiller

Efkan Doğan


 

baharı çağıran çiçek: nevruz

 

 

baharı çağırdım, sen git diye

 

demir dağlarda bittim                     

ergenekon’da bittim

ben kardan çıktım, sen közden

ben kokumdan verdim, sen özden

demir bilekli süvarilere nefes oldum

ses oldum, nefes oldum

 

baharı çağırdım sen git diye

haydi git, ara beni, bul beni

yırt dağları, ovalarda at koştur,

yaylalarda ara beni

 

gül kimi bekler, lale kimi

gül beni bekler, lale seni

 

güneş bayrağımdır, gök çadırım

al beni, götür beni,

dağları aş, ırmakları geç,

denize ulaş diye

baharı çağırdım sen git diye

karanfil beni gözler, menekşe beni

bakü seni gözler, bosna seni

zambak bana bakar, bişkek sana

taşkent sana, kardelen bana

 

al beni altaylardan

götür beni hazar’a

yeni yılda yeni gün

dünde mi kaldı o gün

dün ve yarın ve bugün,

hepsi bir bütün

haydi bire deli rüzgâr

al beni, götür beni

kerkük’e, selanik’e

savur beni

istanbul’a, kayseri’ye

baharı çağırdım sen git diye

 

sen yürü diye, sen koş diye çağırdım baharı

baharı çağırdım sen gel diye

 

                                     Efkan Doğan

 
 
 
                           ARİF MOLU

ANADOLU TEKNİK VE ENDÜSTRİ MESLEK LİSESİ

                             MARŞI

 

 

Mesleğim elimde, atam dilimde

Vatan hep kalbimde, bayrak elimde

Teknikte ileri, öncü bilimde.

                                Sevginin türküsü, söylenir burda

                                Bilginin ışığı, yayılır yurda.

 

Sen,ben yok biz varız tek bir yüreğiz

Sanatkar,sporcu hem teknisyeniz

Arif Molulu’yuz şen liseyiz.

                                 Biz, Endüstri Meslek Liseliyiz biz

                                 Anadolu Teknik Liseliyiz biz.

 

Biz sevgi ekeriz, saygı biçeriz

Bir volkan gibiyiz, vatanım deriz

Hep azim dikeriz, bilgi derleriz.

                                Sevginin türküsü, söylenir burda

                                Bilginin ışığı, yayılır yurda.

 

Gel, bak karne günü sanki şölendir

Çalışkan liselim artık uzmandır

Burda vefa, dostluk, bitmez destandır.

                                 Biz, Endüstri Meslek Liseliyiz biz

                                 Anadolu Teknik Liseliyiz biz.

 

 

                                                      2002 Kayseri

                                                     EFKAN DOĞAN

 

BULUNUR BELKİ
 
Susuz kuyularda ararız su
Kokmayan çiçeğin kokusu
Yağmur taşımayan bulut
Bulunur belki viranede yakut.
 
Bulunur belki nağme
Akordsuz sazda
Serinlik aranır yazda
Bulunur belki baharda.
 
Kelebek kanadında ağırlık
Milyonlar içinde sağırlık
Üzgünken mutluluk
Bulunur belki ağlarken
 

Efkan Doğan

 

Yağmurda Kurumak
 

Kuru bir yağmur dışarıda
Sel olmadan ıslatamaz
Sıcak bir kar pencerede
Çığ olmadan üşütemez.
 
Nilüfer suda boy verir
Toprakta ancak ıslanıverir
Beşikte bir melek gibi
Uyanınca rüya görüverir.
 

 


GÖZLERİN

 

Bir çift anafordu

Senin gözlerin

Öyle efsunluydu ki…

Kapıldım ve yok oldum

Sırra erdim

Sır oldum

İçlerinde
 
1986
 

 

BEKLİYORUM
 
Ben baharı
Bekliyordum
Gördüğüm
          Son bahardan
          Farksızdı
Sevmiyorum
Siyahı
            Böyle
Sarıyı
            Böyle
            Yaprakları
Dökülmüştü
            Parça parça
Gülüyordu oysa
Bilmiyor değildim
      Dökülmüştü
 
 
 


.::SÛZ-İ DİLARA::.

 

Gümüş çivili

Nallarıyla atımın

Çiğnediği caddenin

Bir tarafında

               Biliyorum

Lambası elinde

Alaaddin

Beni beklemiyor.

 

İniyorum atımdan

Bir oyuğa girmek

Bir sigara yakmak

                     İçin

Kulağı Alaaddin’in

Açık mıydı seslere?

Türkülere ve titreşime

Burnu

Koku alır mıydı?

Köroğlu’nun ter kokusunu

Dört nala

Dağlara uçtu mu hiç

Sûz-i Dilara’yı

Mihriban’dan dinledi mi?

                          Dinledi

                                   mi

                                     hiç?
1987
 

 


GÜNLERCE                                                                 

                   

Günlerden bir gündü

Bakışlar ölgündü

O yoktu

Onu

O günü

O gün

Yok saydımdı…
 

 
 
 
Alıntı: www.efgan.net

*www.efgan.net *Okul Gelişimi *Eğitim Projeleri *Sufiler *OGYE *Etik Kulübü *Hak Er Taburu *Okullarımızda Uygulanan Örnek Faaliyetler ...

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol